10 Kasım 2014 Pazartesi

O'NDAN NELER ÖĞRENDİM?

O'ndan neler öğrendim?

Bir işin imkansız değilse mümkün olduğunu, koşullar ne olursa olsun her zorluğu aşmak için bir yöntem bulunabileceğini, kendini bildiğin ve özgüvenle çalıştığın sürece koyduğun hedefe er veya geç ulaşacağını...

Herkes aksini söylese de doğruluğuna inandığın yoldan sapmamayı, başarmak kadar başarıyı paylaşmanın, sürdürebilir kılmanın ve "doğru şekilde" anlatmanın da önemli olduğunu, ünvanların geçici, üretilen değerlerin kalcı olduğunu, inançlara saygılı olmayı ama kendi inancını kendine saklamayı, kadın olmanın aşağılık bir şey olmadığını, çocuk sahibi olmak için doğurmak gerekmediğini, çocuk olmanın değerini, gençliğin önemini, millet olmanın ümmet olmaktan öte bir şey olduğunu, hiç bir bayrağın üzerine basılmaması gerektiğini, hakkıyla kazanılmış bir zafere düşmanın bile saygı duyacağını, saygı görmek için saygın olmak gerektiğini, cephede dahi kitap okunabileceğini, zarafetin hitabet kadar mühim, sanatın yaşam kaynağı olduğunu, kıyafetin temsil gücünü...

Günün birinde, kısacık ömründe yapabildiklerinle değil, ömrüne sığdıramadıklarınla yargılanabileceğini, bu eleştirilerde günün koşullarının göz ardı edilebileceğini, senden nefret edenler kadar seni sevenlerden de zarar görebileceğini, sen istemesen de adının kötü ve vasat işlere, şahsi çıkarlara alet edilebileceğin, kişisel tercihlerinin vahşice eleştirilebileceğini... Sağlığını düşünmeden yaptığın hareketlerin ömrünü kısalttığını, kendine ve sevdiklerine zaman ayırmanın da çalışmak kadar elzem olduğunu... Çıtayı yükselttiğinde en büyük düşmanının o çıtanın altında kalanlar olacağını, beklentiyi yükseltince hatalarının kolay kolay affedilmediğini... 

Ama kim ne derse desin bir işin, bir kişinin değerini belirleyen yegane şeyin "ZAMAN" olduğunu öğrendim.

Lerzan Özder, 10 Kasım 2014, İstanbul 

1 yorum:

  1. Ben de O'nun şu sözleriyle katkıda bulunmak isterim..

    "Büyüklük odur ki, hiç kimseye iltifat etmeyeceksin, hiç kimseyi aldatmayacaksın, memleket için gerçek ülkü neyse onu görecek, o hedefe yürüyeceksin. Herkes senin aleyhinde bulunacaktır. Herkes seni yolundan çevirmeye çalışacaktır. İşte sen bunda karşı koyuşları yok eden olacaksın. Önüne sayılamayacak güçlükler yığacaklardır. Kendini büyük değil küçük, zayıf, araçsız, hiç sayarak, kimseden yardım gelmeyeceğine inanarak bu güçlükleri aşacaksın. Ondan sonra da sana büyüksün derlerse, bunu diyenlere gülüp geçeceksin." Mustafa Kemal Atatürk.…

    YanıtlaSil

Fikirlerinizle katkıda bulunmak ister misiniz? Doğrudan buraya yazabilir, veya yazarın kendisine lerzanozder@gmail.com adresinden ulaşabilirsiniz. Yeni yayın eklendiğinde haberdar olmak isterseniz google+ ikonunu tıklamanız yeterlidir.